Gırtlağımızda yerleşik olan ses telleri adını verdiğimiz aslında tel kadar ince olmayan üzeri mukoza adı verilen ıslak durumda rahat çalışabilen bir örtü ile kaplı kas tabakası ve bu kas tabakası ile mukoza arasında potansiyel bir boşluktan oluşur.

Ses telleri birbirine çarparak – değerek ses çıkarır. Gırtlağımızdaki çok sayıda kasın çalışması ve başımızın öne – arkaya eğilmesi ile gırtlak ön – arka çapını değiştirerek çok sayıda sesi çıkarıp şarkılar söyleyebiliriz. Eğitimli bir insan gırtlağı 3 oktava kadar sesleri rahatlıkla çıkarabilir.

Ses telleri birbirine çarptığında üzerlerindeki mukoza tabakasında minik kanamalar oluşur ve bu minik kanamalar çoğunlukla vücudun eritme sistemi tarafından yok edilirler. Eğer ses tellerini zorlayıcı travma uzun süreli ve şiddetli ise ( Bebek ve çocuklardaki ağlama, öğretmen- şarkıcı – pazarlamacılarda olduğu gibi ) bu kan toplanması ses telinin kas ve mukoza tabakası arasında birikerek kurur ve sertleşir. Bu oluşuma ses teli nodülü – polibi adı verilir. Bu durumu çoğunlukla sesini kullanarak çalışan insanlarda görürüz. Bebek ve çocuklarda da oldukça sık rastlanır bir durumdur. Tamamen iyi huylu bir büyüme olup çoğunlukla ses telinin en çok gerildiği 1/3 ön – orta birleşim yerinde görülür.

Tedavisi minik nodüllerde bağırma ve yüksek sesle konuşmanın önlenmesi ve böylece ilave bir travma yaratmadan vücudun bu toplanmayı temizlemeye çalışmasının beklenmesidir.

Eğer nodül belli bir sertliğe ve büyüklüğe ulaşmışsa ses tellerine ağız yoluyla ses tellerine ulaşıp, dışarıdan hiçbir yeri kesmeden mikroskop altında yapılan mikrocerrahi ameliyatı ile ses teli nodülleri alınır ve hastanın sesi dramatik olarak hemen düzelir.

Operasyon sonrası dönemde hastaya ses tellerini yormadan nasıl rahatça ses çıkarabilir diye konuşma terapisi programı uygulanabilir.